17 Mayıs 2020, 16:06 - Anasayfa | Yazarlar Haberi yazdır
Yıl 2019 mayıs ayı bir yorum yapıyorum: “2020 yılının ilk aylarından itibaren dünyada 215 ülkeyi kapsayacak öyle bir salgın gelecek ki bütün ülkeler sınırlarını dünyaya kapatacak; bütün ülkelerde vatandaşlarının nakli hariç, hava, kara, deniz ve demiryolu ulaşımı duracak; ülkede her seviyede okullar kapatılıp uzaktan eğitime geçilecek; işyerleri acil hizmet grupları hariç kapanacak; hayat kısıtlanacak insanlar evlerine çekilecek; hayat duracak; ekonomi durma noktasına gelecek; ABD, İngiltere, ispanya, Çin, İtalya ve onlarca devlette sağlık sektörü çökecek, İngiltere gibi bir ülke de çöp poşetiyle sağlık hizmeti verilecek… Onların ve onlarca ülkenin yardımına Türkiye’m yetişecek… Maske, tulum, eldiven, ceset torbası savaşları ve korsanlıkları başlayacak.” Cevap: “Hadi canım sende, senin söylediklerin fütürist (geleceği okuma) bir düşünce değil fütursuzca bir rüya…”
Ama öyle oldu… Gerçek oldu… Yıllardır verem, sars, domuz gribi, kuş gribi vs gibi salgınları yaşayan dünya bu sefer bütün dünyayı saran ve sarsan salgına teslim oldu…
Adını covid 19 dediğimiz koronavirüs görünmeyen düşman olarak yayılmaya, can almaya devam ediyor. Bir süre daha edecek…
Çare: Korunmak, izolasyon, sosyal mesafeyi koruma, sosyal temastan uzak bir hayat tarzı ve olmazsa olmazı öz disiplin… Yani bireysel olarak kendini, aileni ve sevdiklerini bu görünmeyen düşmandan koruma…
Öz disiplin nedir? “Öz disiplin kişinin belirlemiş olduğu hedeflere ulaşabilmesi için davranışlarını ve alışkanlıklarını kontrol altında tutması, hedeflerine odaklanması, izlemesi, gereken süreçleri takip ederek hedefe ulaşma sürecindeki psikolojik tutumlarıdır. Kişinin hislerini kontrol etme ve zayıf yönlerini aşma yeteneğidir…”
Bu yeteneğin iki ana ögesi: Alışkanlıklar ve davranışlar…
Bu salgın döneminde ne yapmalıyız?
Öncelikle bireysel çözümleri alışkanlık haline getirmeli ve davranışlarımızın temeli yapmalıyız… Bunlar neler?
Öncelikle kendimize önem vermeliyiz. Önlemlerimizin değeri önemle artar. Kendimizi unutmamalıyız, unutturmamalıyız… Evde kısıtlı kaldığımız sürece akraba, arkadaş ve dostluk ilişkilerini işitsel–görsel olarak canlı tutmalıyız…
Gün 24 saat evde olduğumuz için zamanı değişken kılmalıyız. Spor, okuma, oyun, sohbet, tv izleme, çiçek bakımı, beslenme, çay, kahve anlarını zevkli ve neşeli hale getirmeliyiz…
Yalnızlık ve kendimizi dinleme: “Ben iyiyim, moralim iyi“ gibi telkinlerle kendimizi her zaman iyi hissetmeli ve salgına ve sonuçlarına bilimsel yaklaşmalıyız…
Bu günler kendimizi ve çevremizi değerlendirdiğimiz günlerdir. Özellikle hatalarımızdan dolayı kendimizi; hatalarından dolayı sevdiklerimizi affederek kısıtlı günleri mutlu, güzel ve güneşli kılmalıyız… Gül dikenleriyle güzeldir…
Halimizi kabullenelim… İsyan etmeyelim… Varlığımız ve imkanlarımızla yetinmesini bilelim… Şükür edelim… İyi ki var diyelim… Yokluğu, yoksulluğu ve yoksunluğu bize yaşatmayan ailemize ve Tanrı’mıza şükredelim…
Bu günlerde geçecek… Hayat normale dönecek hedefini hep yaşayalım… Planlar yapalım… Onlarla mutlu olalım… Anılarımızı, gün be gün yaşadıklarımızı yazalım…
Zaman makinesini lehimize çevirelim… Çocuklarımızla birlikte oyun, okuma, el becerilerini geliştirme, milli, dini ve evrensel değerler eğitimi gibi planlarla zihnimizi ve bedenimizi canlı tutalım…
Vücudumuzun rahatlığı ve korunma gücünün artması için zamanında ve yeteri kadar uykuya mutlaka vakit ayıralım…
Bütün bunları bilginin ve bilgeliğin ışığında davranış ve alışkanlık haline getirelim. Hani derler ya:
“Hayallerinize dikkat edin; çünkü onlar düşünceye dönüşürler…
Düşüncelerinize dikkat edin; çünkü onlar davranışa dönüşürler…
Davranışınıza dikkat edin; çünkü onlar alışkanlıklara dönüşürler…
Alışkanlıklarınıza dikkat edin; çünkü onlar kaderiniz olur… “
Güzel Tokat, güzel Türkiye’m bu kaderi bir olmak için, birlik olmak için, birlikte olmak için: Öz disiplinle, maskeyi, sosyal mesafeyi, sosyal teması, temizliği, sabırla, kurallara uyarak, güzel davranışlar ve güzel alışkanlıklarla yaşarsa ne güzel olur…
NE GÜZEL OLUR…
NE GÜZEL OLUR…


Yazara ait diğer köşe yazıları
YAZARLAR
-
MUSA ÖZDEMİR
ŞOV YAPMA! MİLLİYETÇİLİK GÖNÜL İSTER...
-
YAKUP ORAKCI
ÜYEYE ÖNEMİ HİSSETTİRİLMELİ
-
HAMİ İŞLER
YORGUNLUĞU GÖZ ARDI EDİP SAATLERİ ÖNEMSİZ KILMAK
-
CAFER AKIN
ÜNİVERSİTEMİZİN OTUZUNCU KURULUŞ YILI KUTLU OLSUN
-
Av. SEMİHAT KARADAĞLI
5 NİSAN AVUKATLAR GÜNÜ
-
ALİ EROL DİKER
'HEYBESİNİ ALIP YOLA ÇIKANLARIN HİKAYESİ ÇOK OLUR'
-
M. HALİL PAZARLI
YALNIZLIĞIN KUCAĞINDA
-
EROL EKİCİOĞLU
OKU...
-
VEYSEL ŞİMŞEK
BEN SANA GERİDEN BAKAR AĞLARIM
-
Davut TUÇBİLEK
TÜKENİNCE UMUTLAR
-
ASLI GÜLHAN BEK
ENGELLİ VE MUTLU
-
ÖMER ALTIN
KATAR İSLAM ALEMİNE NE KATAR?
FOTO GALERİ
EN ÇOK TIKLANANLAR
-
Birlikte kaçtıklarını ileri sürdüğü eşini ve kardeşini silahla yaraladı
Tokat'ta M.B.(30), kendisini terk eden eşi İ.B.(26) ve birlikte kaçtığı...
-
Erenler ve Ocaklar Yurdu Amasya'da, Hıdırıllez birlik cemi
Amasya'ya bağlı Yassıçal köyünde 'Seyyid Erkonaş Baba Ocağı'nda...
-
ABYB 5. Olağan Kongresi ve görev dağılım gerçekleşti
Anadolu Basın Yayın Birliği(ABYB) 5.ci Olağan Kongresini Ankara'da ger...
-
Tokat Gökdere kavşağında iki araç çarpıştı
Tokat'ta su arıtma tesisi çalışanlarını taşıyan hafif ticari araçla oto...
-
Tokat Gazeteciler Cemiyeti, 'Hüznümüz vardı'
Tokat Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Cemal İncesoyluer'in kaleminden...
Bu site 0.047 saniyede yüklenmiştir. [Hata Bildir]