Geçtiğimiz gün vefat eden Osman Öztunç’un kıymetli validesi Leyla Ana’nın cenazesi için Çamlıbel’deydik. Merhumenin cenazesini yakınları, MHP Tokat İl Başkanımız Mustafa İpek ve Tokat Milletvekilimiz Yücel Bulut’a birlikte defnettik. Osman..
Geçtiğimiz gün vefat eden Osman Öztunç’un kıymetli validesi Leyla Ana’nın cenazesi için Çamlıbel’deydik.
Merhumenin cenazesini yakınları, MHP Tokat İl Başkanımız Mustafa İpek ve Tokat Milletvekilimiz Yücel Bulut’a birlikte defnettik.
Osman Öztunç, milli ve manevi duyguları yoğun bir ruh dünyasına sahip bir ozanımız, şairimiz…
O’nun temel ozanlık anlayışı “vatanın bölünmezliği, bütünlüğü, İslam ahlak ve fazileti” üzerine kuruludur.
Aşık edebiyatının günümüzdeki en önemli temsilcilerindendir. Karacaoğlan gibi sevdalıdır. Fakat o, “Varıp gerçek olana / Sırdan ur bulana / Bırak Karacaoğlan’ı / Bırak pınar başına / Yunus’la yarış yavrum” der.
O, Mehmedim şiiriyle, ezgisiyle asker analarının gönlündedir. Tam anlamıyla literatüre geçmiş bir çalışmadır. Askerlerimizin ruh haletidir onun ifadeleri:
“Bu akşam yıldızlar sararmış gibi
Tepeler titreşir hava kış gibi
Bir dağın sırtında dağ varmış gibi
Omuzlamış bir mehmedi mehmedim
Can askerim.”
Osman Öztunç tam anlamıyla bir ülkücüdür. Her ülkücü şehide ağıt yazmıştır. Bunlardan bir tanesi de Gün Sazak içindir:
“Hey yakınlar uzaklar bekler pusular tuzaklar
Tufana dönüşsün Sazaklar göz ışığım günüm gitti
Yetim kaldı körpe canlar feryadını nice dağlar
Gün doğmak üzere ağam gün batarken inim gitti”
Onun hayatında/gönlünde Muhsin Yazcıoğlu’nun farklı bir yeri vardır. Yazcıoğlu’nun şehadeti yüreğinde derin yaralar bırakmıştır:
“Ağlar, yüzümüz gülmez
Bu devran böyle sürmez
Muhsin’ler ölmez, ölmez!
Ardından vatan ağlar
Kefensiz yatan ağlar
Muhsin’ler ölmez, ölmez!”
Evet… Tüm bunları yazmamın sebebi Leyla Ana’nın cenazesine bir avuç kişinin katılmasıydı. Ülkücü camiasının temel taşlarından biri olan Osman Öztunç’un annesinin cenazesinde “Kimse yoktu” desek yalan söylemiş olmayız.
Düne kadar bizim kültürümüzde bırakın dava arkadaşlığını, bırakın yol arkadaşlığını dostlar, arkadaşlar, komşular yalnız bırakılmazdı.
Ve dedim ki; “Ah vefa sen ne ara göç eyledin bizim yaşamımızdan…”